Share This Article
Üstün Zekâlı çocuklar ile ilgili konuşurken terminoloji karmaşıklığından bahsederek başlamak en doğrusu olabilir. İngilizce “gifted& talented children” olarak tanımlanan grup için ülkemizde kullanılan birçok tanım var. “Üstün Zekâlı Çocuklar”, “Üstün Zekâlı ve Yetenekli Çocuklar”, “Üstün Potansiyelli Çocuklar”, “Özel Yetenekli Çocuklar” gibi. Hepsi aynı anlama geliyor. Bunun bir anlamı yok diye düşünülebilir ancak kullandığımız terminoloji önemlidir. Çünkü algımızı değiştirir. Bu noktada “Üstün Potansiyelli Çocuklar” ifadesini kullanmayı daha uygun buluyorum. Bunun sebebini Stanford Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Carol Dweck’in kuramıyla açıklamaya çalışacağım.
Sabit Zihin Anlayışı
Dweck, başarıyı olumsuz etkilediğini düşündüğü sabit zihin anlayışına sahip bireylerin ne kadar zeki oldukları, fazlasıyla odaklı olduklarını ve hep aynı şekilde zeki görünmeye çalıştıklarını söyler. Başarısız olmaya dair yoğun korkuları vardır. Çünkü başarısız olmak demek artık zeki olmamak demektir onlara göre. Bu sebeple, bilmedikleri şeyleri yapmaktan yani riske girmekten kaçınırlar. Kolay gelen başarıyı tercih ederler. Zorlayıcı aktiviteleri reddederler, bir işe severek başlamış olsalar bile zorlandıkları ilk anda vazgeçmeyi, pes etmeyi tercih ederler. Zorlanmak demek, başarısız olma riskini beraberinde taşır çünkü. Sabit zihin anlayışına sahip bireyler “Ne yapılırsa yapılsın ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın, kişinin yeteneği (zekâsı) yoksa hiçbir şeyi başaramaz.” veya “Zekiyse, hayat boyu böyle devam eder ve hep başarılı olur.” düşüncesine sahiptirler. Yani varsa vardır, yoksa yoktur zihniyeti…
Gelişen Zihin Gelişen zihin anlayışının ne denli farklı olduğuna ve kişinin başarısını nasıl olumlu etkileyebileceğine bakalım şimdi de. Bu anlayışa sahip bireyler herkesin çabalayarak ve uygun destekle becerilerini geliştirebileceğine inanır. Yeni bir şeyler öğrenmek için hata yapmayı, başarısız olmayı göze alır. Zorlanacağı etkinlikleri, geliştirici fırsatlar olarak görür. Bu sebeple, yeni zorlayıcı aktiviteler talep eder. Başarısız olsalar bile zorlayan aktivitelerin eğlenceli olduğunu düşünürler. Dolayısıyla gittikçe yükselen bir performans sergiler, hayatı boyunca. Akıllarından geçen düşünce kalıbı ise sabit zihin anlayışından farklı olarak şöyledir; “Bir problem üzerinde çalışırken çözüm bulabiliriz, hata yapma hakkım var, ancak böyle öğrenebilirim.” Yani ne kadar çabalarsan o kadar başarılı olabilirsin zihniyeti…